Küçük Prens’in Tilkisinden Çocukken Öğrendiğimiz 8 Muhteşem Hayat Dersi

Küçük Prens’in Tilkisinden Çocukken Öğrendiğimiz 8 Muhteşem Hayat Dersi

Bundan tam 72 yıl önce hayatımıza girdi Küçük Prens. Fransız yazar Antoine de Saint-Exupéry’nin hayal gücünden kalemine, oradan kağıtlara ve bize kadar ulaştı. Minik gezegeninden ayrılıp diğer gezegenleri ve dünyamızı tanıyan Küçük Prens’ten çok şey öğrendik sevgili pati severler. Küçük Prens’in masaldaki arkadaşı kızıl tilkiyi de hepiniz hatırlıyorsunuzdur. Masalda, Küçük Prens ile gül bahçesi çevresinde tanışan tilki ona bazı hayat dersleri vererek, prensin insanları anlaması için arada bir köprü oluşturuyordu.
Küçük Prens’in tilkisi ile ona, onun da bize öğrettiği o hayat derslerini derledik. Tekrar Tekrar okumakta fayda var, insan unutuyor. Unutunca da hiçbir şey eskisi gibi güzel olmuyor…



1. “Evcilleştirilmek, hayvanlar ve insanlar arasında bağ kurmak gerekir”
“Hayır, ben arkadaş arıyorum. Ama ‘evcil’ ne demek?”
“Bu pek sık unutulan bir şeydir. ‘Bağ kurmak’ anlamına gelir.”
“Bağ kurmak mı?”
“Evet. Örneğin, sen benim için sadece küçük bir çocuksun. Diğer küçük çocuklardan hiçbir farkın yok benim için. Sana ihtiyacım da yok. Aynı şekilde, ben de senin için dünyadaki yüz binlerce tilkiden biriyim sadece. Bana ihtiyaç duymuyorsun. Ama beni evcilleştirirsen eğer, birbirimize ihtiyacımız olacak Sen benim için tek ve işsiz olacaksın, ben de senin için.”



2. “Sevgiyle bütün sıradanlıklar aşılabilir”
“Yaşamım çok monotondur. Ben tavukları avlarım, avcılar da beni. Bütün tavuklar birbirine benzer. Bütün insanlar da öyle. Bu yüzden biraz sıkılıyorum. Ama beni evcilleştirirsen eğer, yaşamıma bir güneş doğmuş olacak. Senin ayak seslerin benim için diğerlerinden farklı olacak. Ayak sesi duyduğum zaman hemen saklanırım. Ama seninkiler, bir müzik sesi gibi beni gizlendiğim yerden çıkaracaklar…”
3. “Başka insanlar için biraz vakit ayırman ruhundaki bencilliğin tek tedavisidir”
“İnsanlarınsa hiçbir şeyi anlayacak vakitleri yoktur. Her şeyi dükkandan hazır alırlar. Ve arkadaşlar dükkanlarda satılmadığı için de, hiç arkadaşları olmaz. Eğer bir arkadaşın olsun istiyorsan, evcilleştir beni!”



4. “Her ne olursa olsun insanlar geleneklerine sahip çıkmalıdır”
“Gelenek nedir?”
“Bu da çok sık unutulan bir şeydir” dedi tilki. “Bir günü diğer günlerden, bir saati diğer saatlerden ayıran şeydir. Örneğin, şu benim avcıların da gelenekleri vardır. Perşembeleri kızlarla dansa giderler. Bu yüzden de Perşembe benim için harika bir gündür. Üzüm bağlarına kadar yürüyebilirim. Ama avcılar dansa herhangi bir gün gitseydi, benim için hiçbir günün özelliği olmayacaktı ve asla tatil yapamayacaktım.”



5. “Eğer bir bağınız varsa dünyadaki tüm canlılar sizin için eşsizdir”
Ve ayrılma vakti geldiğinde “Ah! Sanırım ağlayacağım” dedi tilki.
“Bu senin hatan” dedi küçük prens. “Ben sana zarar vermek istemedim. Seni evcilleştirmemi sen istedim.
“Doğru, haklısın” dedi Küçük Prens’in tilkisi.
“Ama ağlayacağını söyledin!”
“Evet, öyle.”
“O halde bunun sana hiçbir yararı olmadı.”
“Hayır, oldu. Buğday tarlalarının rengini gördükçe seni hatırlayacağım. Şimdi git ve güllere bir kez daha bak. O zaman kendi gülünün evrende eşsiz ve tek olduğunu anlayacaksın. Sonra bana veda etmek için buraya geri döndüğünde, sana hediye olarak bir sır vereceğim.”



6. “Dostluk en özel duygulardan biridir”
“Hiçbiriniz benim gülüm gibi değilsiniz. Çünkü henüz hiçbiriniz evcilleşmediniz. Ve siz de hiç kimseyi evcilleştirmediniz” dedi onlara. “Siz tıpkı tilkinin benimle karşılaşmadan önceki hali gibisiniz. Dünyadaki binlerce tilkiden yalnızca biriydi o. Ama ben onunla dost oldum ve şimdi artık o özel bir tilki.”


7. “İnsanlar gerçekleri sadece kalbiyle görebilir”
“Bunları söyledikten sonra tilkinin yanına döndü.
“Elveda” dedi Küçük Prens’in tilkisi.
“Elveda” dedi tilki de. Ve işte sırrım: Bu çok basit. İnsan gerçekleri sadece kalbiyle görebilir. En temel şeyi gözler göremez.”



8. “Ve sevdiğin kişilere karşı her zaman sorumlu olmalısın”
“Senin gülünün diğerlerinden daha önemli olmasını sağlayan şey, ona ayırdığın vakittir” dedi küçük prens.
“İnsanlar bu en önemli gerçeği unuttular. Ama sen unutmamalısın. Evcilleştirdiğin şeye karşı her zaman sorumlusun. Gülüne karşı sorumlusun.”
“Gülüme karşı sorumluyum” diye tekrarladı Küçük Prens, öğrendiğinden emin olmak için.
Sonra yoluna devam etti…
 




Pinterest'de Paylaş