Okuma Süresi 3 Dakika

Doğadaki bazı canlılar arasındaki bağ o kadar güçlüdür ki, eşlerden biri hayatını kaybettiğinde diğeri de kısa süre içinde ölür. Halk arasında bu durum "aşk intiharı" olarak adlandırılsa da, bilim dünyası bunu "aşırı stres kaynaklı fizyolojik çöküş" olarak tanımlar. Bu trajik sadakatin en bilinen ve en çarpıcı örneği ise Kuğulardır.

Kuğular (Cygnus): Ölene Kadar Sadakat

Kuğular, ömür boyu tek eşli (monogam) yaşayan nadir canlılardandır. Eşlerini kaybettiklerinde yaşadıkları süreç, bilinçli bir intihardan ziyade, kederin getirdiği ölümcül bir depresyondur. Zooloji kayıtları, eşini kaybeden kuğuların şu davranışları sergilediğini doğrular:

• Yemeden İçmeden Kesilme: Eşini kaybeden kuğu, avlanmayı ve beslenmeyi tamamen reddeder.
• Bağışıklık Çökmesi: Üzüntüye bağlı salgılanan aşırı kortizol hormonu, bağışıklık sistemini çökertir ve hayvanı enfeksiyonlara açık hale getirir.
• Hareketsizlik: Genellikle eşinin öldüğü noktadan ayrılmaz ve zayıf düşerek hayatını kaybeder.

Deniz Atları ve Cennet Papağanları

Sadece kuğular değil, su altının romantik canlıları Deniz Atları da benzer bir kaderi paylaşır. Eşini kaybeden bir deniz atı, sosyal etkileşimi keser ve strese bağlı nedenlerle kısa sürede ölür.

"Bilimsel olarak hayvanların 'ölüm' kavramını insanlar gibi anlayıp bilinçli şekilde kendi yaşamlarına son verdiklerine dair bir kanıt yoktur. Ancak 'kırık kalp sendromu' (stres kardiyomiyopatisi) hayvanlarda da görülen gerçek ve ölümcül bir durumdur."

Akreplerin İntiharı: Büyük Bir Mit

Halk arasında en yaygın inanışlardan biri de akreplerin etrafı ateşle çevrilince kendilerini sokarak intihar ettikleridir. Bilim bunu kesin olarak reddeder. Akrepler sıcak karşısında spazm geçirir ve iğneleri rastgele hareket eder; kendi zehirlerine karşı zaten bağışıklıkları vardır .

patiliyo.com